11 May 2013
25 Oca 2013
22 Oca 2013
MEVLİD KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN
MEVLİD KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN
اَلْمُسْلِمُ مَنْ سَلِمَ الْمُسْلِمُونَ مِنْ لِسَانِهِ وَيَدِهِ وَالْمُهَاجِرُ مَنْ هَجَرَ مَا نَهَى اللهُ عَنْهُ
Hadis : Şöyle demiştir: Nebiyy-i Muhterem sallallâhu aleyhi ve sellem buyurdu ki: "Gerçek Müslüman, elinden dilinden Müslümanların emniyet ve esenlikte olup (zarar görmedikleri) kimsedir. Muhâcir de Allâh`ın nehyettiğini terkedendir."9 Oca 2013
SU DA BURUŞAN ELLERİMİZ
Suda uzun süre kaldığında parmakların buruşma nedeni ortaya çıktı
Suda uzun süre kaldığında parmakların buruşma nedeninin derinin süngerimsi özelliğinden değil, ıslak nesneleri daha iyi kavrayabilmek için olduğu belirlendi.
İngiltere'deki Newcastle Üniversitesi'nden bilim adamlarının araştırması buruşmuş parmakların ıslak durumlarda daha iyi kavrama sağladığını gösterdi.
Araştırmacılardan Tom Smulders, bunun, ''araçların daha iyi yol tutmasını sağlayan lastiklerdeki tırtıklara benzediğini'' vurguladı.
Smulders ve ekibi, gönüllülerden önce elleri kuru olarak farklı boyutlardaki misketleri tutmalarını istedi. Daha sonra bilim adamları gönüllülere bu işlemi ellerini 30 dakika sıcak suda beklettikten sonra yaptırdı.
Katılımcıların parmakları buruşmuşken ıslak misketleri daha çabuk yakaladıkları görüldü.
Smulders, ''Parmakların buruşması akarsuda yiyecek ya da nemli bitkileri toplamak için atalarımıza yardım etmeyi sağlamış olabilir'' ifadesini kullandı.
Biyologlar, daha önce suda uzun süre kalındığında el ve ayakların buruşmasının, suyun deriyi şişirmesinden kaynaklandığını düşünüyordu.
Söz konusu araştırma sayesinde, bu sürecin sinir sistemi tarafından harekete geçtiği ve kan damarlarının büzüşme'sinden kaynaklandığı anlaşıldı.
Smulders, sinir sisteminin, bir süre ıslak kaldığını anlamasından sonra parmak uçlarındaki kan damarlarını daha ince hale getirdiğini, parmakların hacminin azaldığını ancak aynı boyutta kaldığı için derinin büzüldüğünü belirtti.
Araştırma, İngiliz ''Biology Letters'' dergisinde yayımlandı.
AA.
13 Ara 2012
24 Eki 2012
KURBAN BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN
KURBAN BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN
Varlığı ebedi olan, merhamet sahibi, adaletli Yüce ALLAH; kendisine dua edenleri geri çevirmez.
Dualarınızın RAB'BİN yüce katına iletilmesine vesile olan Kurban Bayramınız mübarek olsun...
Kur'an-ı Kerim'de 'Kesilen kurbanların ne eti, ne de derisi Allah'a (cc) ulaşır. Yaradan'a ulaşan sizin takvanızdır.' denilmektedir..
ÖNEMLİ ! AREFE GÜN SABAH NAMAZINDAN BAŞLAYAN, BAYRAMIN 4. GÜNÜ İKİNDİ VAKTİ BİTEN TEKBİRLERİ UNUTMAYALIM.!
"Allahu Ekber, Allahu Ekber, Lâ ilâhe illâllâhu vallâhu Ekber, Allahu Ekber ve lillâhi'l-Hamd"
-
Kurban ve kurban'ın yatırılışı, kesimi hakkında, ayrıntılı bilgi için
14 Eki 2012
Ey RABBİMİZ
Ey Rabbimiz!
Tembellikten, fakirlikten, zilletten, miskinlikten, borçtan, ihtiyarlayıp elden-ayaktan düşmekten, günahtan, zenginliğin şerrinden, hayatın ve ölümün fitnesinden, kabir azabından, ateşin fitnesinden, sana sığınırız.
Ey Rabbimiz!
Gafletten, küfürden, fısktan, muhalefet edip düşmanlık çıkarmaktan, başkaları duysun ve görsün diye bir şey yapmaktan sana sığınırız.
Ey Rabbimiz!
Sağırlıktan, dilsizlikten, delilikten, cüzamdan, alaca hastalığından ve her türlü kötü hastalıklardan, nimetinin zevalinden, afiyetinin değişmesinden, azabının ansızın gelip çatmasından sana sığınırız.
Ey Rabbimiz!
Fayda vermeyen ilimden, ürpermeyen kalpten, doymayan nefisten ve icabet edilmeyen duadan sana sığınırız.
Ey Rabbimiz!
İşlediğimiz ve işlemediğimiz amellerin şerrinden, bildiğimiz ve bilmediğimiz şeylerin şerrinden sana sığınırız.
Ey Rabbimiz!
Enkaz altında kalmaktan, yukarıdan yuvarlanmak ve düşmekten, boğulmaktan, yanmaktan, trafik kazalarından, her türlü kaza ve belalardan, yılan, akrep vb. şeylerle sokulmuş olarak ölmekten, ve ölüm anında şeytanın çarpmasından sana sığınırız.
Ey Rabbimiz!
Huyların, amellerin, arzuların kötülerinden, düşmanın galebesinden ve kulların başımıza gelen kötü şeylerden dolayı sevinmesinden sana sığınırız.
Ey Rabbimiz!
Üzüntüden, tasadan, cimrilikten, açlıktan, hıyanetten sana sığınırız. Bize kendimizi bulmayı ilham et, bizi nefslerimizin şerlerinden koru.
Ey Rabbimiz!
Bizi fitne-i nisadan koru.
Ey Rabbimiz!
Eğer unuttuk veya kasıtsız olarak yanlış yaptıysak bundan dolayı bizi sorumlu tutma.Takat getiremeyeceğimiz şeylerle bizi yükümlü tutma, bizi affet, lütfunla kusurlarımızı bağışla, bize merhamet et. Bizim yardımcımız sensin kafir topluluklara karşı bize yardım et.
Ey Rabbimiz!
Bizi dini ve dünyevi fitnelerden ve ahir zaman fitnesinden Mesih-i Deccal’ın ve Süfyan’ın fitnesinin şerrinden, dinsizlerin tecavüzünden, münafıkların şerrinden, fasıkların fitnesinden koru.
Ey Rabbimiz!
Bizi dalaletten, bid’atlardan, belalardan, kötülüğe sevk eden nefsin şerrinden koru. Bizi bir an olsun nefsimizle baş başa bırakma.
Ey Rabbimiz!
Bizi kabir azabından, kıyamet günü azabından, cehennem azabından ve kahrının azabından koru.
Ey Rabbimiz!
Bizi gösterişten, başkaları duysun ve görsün diye ibadet etmekten, ameline güvenmekten ve övünmekten koru.
Ey Rabbimiz!
Bizi ana-babamızı iman ve Kur’an hizmetinde çalışan bütün kardeşlerimizi, eşlerimizi, çocuklarımızı, mümin dostlarımızı, akrabalarımızı, ecdadımızı ve ahirete intikal eden bütün mü'min ve müslümanları cehennem azabından koru. Affına sığınıyoruz.
Bizi her türlü şer, fitne ve azaptan kurtar! Fazlınla ikram eyle .Bütün günahlarımızı bağışla. Ayıplarımız setreyle.
Ey Rabbimiz!
Nefislerimize zulmettik, sana isyan ettik, eğer bizi bağışlamaz, bize acımazsan dünyada da ahirette de kaybedenlerden oluruz. Bizi hüsrana uğrayanlardan eyleme. Şeytanın kalbimize girip saptırmasına fırsat verme.
Ey Rabbimiz!
Bizi İslam’dan ve Kur’andan ayırma. Bizi daima sırat-ı müstakimde tut. İslâm nurunu söndürmek isteyenlere fırsat verme. Bizim yüzümüzden insanları helak etme.
AMİN ve sallalahu ala seyyidina Muhammedin ve ala alihi ve ashabihi ecmain Velhamdulillahi Rabbil alemin..
Tembellikten, fakirlikten, zilletten, miskinlikten, borçtan, ihtiyarlayıp elden-ayaktan düşmekten, günahtan, zenginliğin şerrinden, hayatın ve ölümün fitnesinden, kabir azabından, ateşin fitnesinden, sana sığınırız.
Ey Rabbimiz!
Gafletten, küfürden, fısktan, muhalefet edip düşmanlık çıkarmaktan, başkaları duysun ve görsün diye bir şey yapmaktan sana sığınırız.
Ey Rabbimiz!
Sağırlıktan, dilsizlikten, delilikten, cüzamdan, alaca hastalığından ve her türlü kötü hastalıklardan, nimetinin zevalinden, afiyetinin değişmesinden, azabının ansızın gelip çatmasından sana sığınırız.
Ey Rabbimiz!
Fayda vermeyen ilimden, ürpermeyen kalpten, doymayan nefisten ve icabet edilmeyen duadan sana sığınırız.
Ey Rabbimiz!
İşlediğimiz ve işlemediğimiz amellerin şerrinden, bildiğimiz ve bilmediğimiz şeylerin şerrinden sana sığınırız.
Ey Rabbimiz!
Enkaz altında kalmaktan, yukarıdan yuvarlanmak ve düşmekten, boğulmaktan, yanmaktan, trafik kazalarından, her türlü kaza ve belalardan, yılan, akrep vb. şeylerle sokulmuş olarak ölmekten, ve ölüm anında şeytanın çarpmasından sana sığınırız.
Ey Rabbimiz!
Huyların, amellerin, arzuların kötülerinden, düşmanın galebesinden ve kulların başımıza gelen kötü şeylerden dolayı sevinmesinden sana sığınırız.
Ey Rabbimiz!
Üzüntüden, tasadan, cimrilikten, açlıktan, hıyanetten sana sığınırız. Bize kendimizi bulmayı ilham et, bizi nefslerimizin şerlerinden koru.
Ey Rabbimiz!
Bizi fitne-i nisadan koru.
Ey Rabbimiz!
Eğer unuttuk veya kasıtsız olarak yanlış yaptıysak bundan dolayı bizi sorumlu tutma.Takat getiremeyeceğimiz şeylerle bizi yükümlü tutma, bizi affet, lütfunla kusurlarımızı bağışla, bize merhamet et. Bizim yardımcımız sensin kafir topluluklara karşı bize yardım et.
Ey Rabbimiz!
Bizi dini ve dünyevi fitnelerden ve ahir zaman fitnesinden Mesih-i Deccal’ın ve Süfyan’ın fitnesinin şerrinden, dinsizlerin tecavüzünden, münafıkların şerrinden, fasıkların fitnesinden koru.
Ey Rabbimiz!
Bizi dalaletten, bid’atlardan, belalardan, kötülüğe sevk eden nefsin şerrinden koru. Bizi bir an olsun nefsimizle baş başa bırakma.
Ey Rabbimiz!
Bizi kabir azabından, kıyamet günü azabından, cehennem azabından ve kahrının azabından koru.
Ey Rabbimiz!
Bizi gösterişten, başkaları duysun ve görsün diye ibadet etmekten, ameline güvenmekten ve övünmekten koru.
Ey Rabbimiz!
Bizi ana-babamızı iman ve Kur’an hizmetinde çalışan bütün kardeşlerimizi, eşlerimizi, çocuklarımızı, mümin dostlarımızı, akrabalarımızı, ecdadımızı ve ahirete intikal eden bütün mü'min ve müslümanları cehennem azabından koru. Affına sığınıyoruz.
Bizi her türlü şer, fitne ve azaptan kurtar! Fazlınla ikram eyle .Bütün günahlarımızı bağışla. Ayıplarımız setreyle.
Ey Rabbimiz!
Nefislerimize zulmettik, sana isyan ettik, eğer bizi bağışlamaz, bize acımazsan dünyada da ahirette de kaybedenlerden oluruz. Bizi hüsrana uğrayanlardan eyleme. Şeytanın kalbimize girip saptırmasına fırsat verme.
Ey Rabbimiz!
Bizi İslam’dan ve Kur’andan ayırma. Bizi daima sırat-ı müstakimde tut. İslâm nurunu söndürmek isteyenlere fırsat verme. Bizim yüzümüzden insanları helak etme.
AMİN ve sallalahu ala seyyidina Muhammedin ve ala alihi ve ashabihi ecmain Velhamdulillahi Rabbil alemin..
28 Eyl 2012
Bayezid-i Bestami'nin köpeğe yol verişi
BİR HİKAYE
Bayezid-i Bestami'nin köpeğe yol verişi
Bayezid-i Bestami (Kuddise Sirruh) bir gün, talebeleriyle dar sokaktan yürüyordu ve karşıdan da bir köpek geliyordu o büyük gönül dostu hemen duvarın dibine cekildi ve talebeleri de cekildi köpekte sallana sallana yoldan gecti gitti (bu
Talebeler'inden birinin hatırına şöyle geldi;
İnsanoğlu hayvanlardan şereflidir. Hem bizim şeyhimiz, ariflerin sultanıdır. Hemde etrafındakiler onun, her biri çok kıymetli sadık talebeleridir. Bütün bunlara rağmen, şeyhimiz bu köpeğe yol vermesinin hikmeti acaba nedir?"
Bunun üzerine Bayezid-i Bestami Buyurdu ki; köpekle karşı karşıya gelince köpek bana, hak lisanı ile; ey gönül dostu sakın kibirlenme gurur yapma benim yerimde sen senin yerinde bende olabilirdim, onun için kibirine yenik düşme dedi ... gönül gözü açık olana köpek bile nasihat veriyor; kimseyi hakir görmemek lazım küçük görmemek lazım. Bu ne biçim çirkin hayvan gibi kelimeler kullanmamak lazım, herşeyin yaradanı Allah cc. kimse kimseden üstün değildir üstünlük takva ve amelle olan şeydir, Bunun üzerine bende ona yol verdim."
İnsanoğlu hayvanlardan şereflidir. Hem bizim şeyhimiz, ariflerin sultanıdır. Hemde etrafındakiler onun, her biri çok kıymetli sadık talebeleridir. Bütün bunlara rağmen, şeyhimiz bu köpeğe yol vermesinin hikmeti acaba nedir?"
Bunun üzerine Bayezid-i Bestami Buyurdu ki; köpekle karşı karşıya gelince köpek bana, hak lisanı ile; ey gönül dostu sakın kibirlenme gurur yapma benim yerimde sen senin yerinde bende olabilirdim, onun için kibirine yenik düşme dedi ... gönül gözü açık olana köpek bile nasihat veriyor; kimseyi hakir görmemek lazım küçük görmemek lazım. Bu ne biçim çirkin hayvan gibi kelimeler kullanmamak lazım, herşeyin yaradanı Allah cc. kimse kimseden üstün değildir üstünlük takva ve amelle olan şeydir, Bunun üzerine bende ona yol verdim."
19 Eyl 2012
BAYBURT'UN ŞEHİDİ VAR
ŞEHİT İDRİS KARAKAŞOĞLU
Şimşekler çakıyor karanlık dağların arkasında.Yıldızlar yine kaybolup gitti küstü bu haysiyetsiz eşkıyanın o kalleş simasına. Sağnak haliyle yağmur gökleri delercesine yağıyor o da ağlıyor can veren şehitlerinin ardından yas tutarcasına…
Ard arda dizili ay yıldızlı bayraklara bürünmüş, hayatının baharında soldurulmuş, kefenlerine kan bulaştırılmış cennet bekçileri, uğurlanıyor analarının feryatlarıyla mekanların en yücesine
Sen rahat uyu, Şehit İDRİS
Koskoca bir millet var. Kıydıkları canların hesabı elbette sorulacaktır her an,
Ölümsüzler kervanına katılan son Şehidimiz
Akşar Beldesi, Bayburt Doğumlu
Cennet mekan,
Cennet mekan,
İdris Karakaşoğlu
Ruhu Şad olsun..
7 Eyl 2012
18 Ağu 2012
BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN
Bayburt Eymur Köyü
BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN
Ramazan Bayramı İle İlgili,Peygamber Efendimizin(sav) Hadisleri
Peygamber Efendimiz bu mubarek gün ve geceler hakkında şöyel buyurmuşlardır.
"Ramazan ve Kurban bayramının gecelerini ihya eden kimsenin kalbi, kalblerin öldüğü gün ölmez" (İbni Mace, Taberani)
"Rahmet kapıları dört gece açılır O gecelerde yapılan dua, tevbe reddolmaz Ramazan bayramının ve Kurban bayramının birinci geceleri, Berat gecesi ve Arefe gecesi" (İsfehani)
"Şu beş gecede yapılan dua geri çevrilmez Regaib gecesi, Berat gecesi, Cuma gecesi, Ramazan ve Kurban bayramı gecesi" (İbni Asakir)
14 Ağu 2012
KADİR GECENİZ MÜBAREK OLSUN
LEYLETÜL KADR
KADİR GECESİNİN ÖNEMİ
Kadir Gecesi, çok hayırlı ve mübarek bir gecedir. Kur’an’da şöyle tanımlanmıştır:
İnnâ enzelnâhu fi leyletil kadr. Ve mâ edrâke mâ leyletül kadr. Leyletülkadri hayrun min elfişehr. Tenezzelül melâiketü verruhu fiha biizni rabbihim min külli emr. Selâmün hiye hatta madla’il fecr. [5]
“Doğrusu biz Kur’ân’ı Kadir gecesinde indirmişizdir. Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. Melekler ve (Cebrail) o gecede Rablerinin izniyle her türlü iş için inerler.O gece, tanyerinin ağarmasına kadar bir esenliktir.”[4]
KADİR GECENİZ MÜBAREK OLSUN
Kaynaklar^ Kadr Suresi (Diyanet Meali)
^ Buhârî, Leyletü’l-Kadir, 3; Müslim, Sıyam, 216
^ SURUÇ Salih, Peygamberimizin Hayatı, Nesil Yay., c. 1 s. 199, ISBN 975-408-020-8
^ (Kadir sûresi, 97/ 1-5)
^ Kadir Sûresi 97. ayet 1-5
9 Ağu 2012
HZ. MUSA
HZ. MUSA ve ÇOBAN
Şöyle diyordu: ‘Hey koca Tanrı !.. Gel bana sakalını tarayayım, gel bitini ayıklayayım, gel sana süt içireyim, gel de kulübemde dinlen ‘Musa hiddetlendi:
‘Be hey sersem, ALLAH ‘la nasıl konuşursun? Dua ederken kâfir oldun gitti, behey akılsız ‘Çoban bir feryat etti ki, ağlayarak tası tarağı bıraktı çöllere düştü. ALLAH Musa ‘ya vahyetti; ‘Kulumla arama girmeye utanmaz mısın? O ne güzel beni kendi aklı ve gönlünce anardı. Ey Musa sen ALLAH ‘a yaklaştırmaya mı geldin uzaklaştırmaya mı? ‘Musa hatasını anladı ve üzüldü de çobanın ardına düştü. Çoban çöllerde idi artık. Musa ‘Hakkını helal et, sürünün başına dön ‘dedi. Çoban ‘Sen beni azarlayana dek ben dünyada idim. Şimdi RABBİM beni öyle bir nurla ateşledi ki durmam artık, perde açıldı ey Musa ! ‘dedi ve gözden kayboldu.
Can, sevgiden nurdur.
ALLAH can ehlinin diline bakmaz kalbine bakar. Kâbe ‘nin içine girene ‘Kıbleye dön ‘demek ne kadar abestir…
28 Tem 2012
ORUÇLUYA MÜJDELER
HADİSLER
Oruçlu için iki sevinç vardır: Biri,orucu açtığı zamanki sevincidir; diğeri de Rabbine kavuştuğu zamanki sevincidir.
Oruçlunun ağzından çıkan koku (halüf), Allah indinde misk kokusundan daha hoştur.
Oruç perdedir. Biriniz birgün oruç tutacak olursa kötü söz sarfetmesin, bağırıp çağırmasın. Birisi kendisine yakışıksız laf edecek veya kavga edecek olursa "ben oruçluyum!'' desin (ve ona bulaşmasın).
Kim Allah Teala yolunda bir gün oruç tutsa, Allah onunla ateş arasına, genişliği sema ile arz arasını tutan bir hendek kılar
Cennette Reyyân denilen bir kapı vardır. Oradan sadece oruçlular girer. Oruçlular girdiler mi artık kapanır, kimse oradan giremez
Kim bir oruçluya iftar ettirirse, kendisine onun sevabı kadar sevap yazılır. Üstelik bu sebeple oruçlunun sevabından hiçbir eksilme olmaz
Ramazan ayı girdiği zaman cennetin kapıları açılır, cehennemin kapıları kapanır ve şeytanlar da zincire vurulur.
Hz. Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatıyor: “Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: “Ademoğlunun her ameli katlanır. (Zira Cenab-i Hakk’ın bu husustaki sunneti şudur Hayır ameller en az on misliyle yazılır, bu yediyuz misline kadar çıkar. Allah Teala Hazretleri (bir hadis-i kudside) soyle buyurmustur: “Oruç bu kaideden hariçtir. Çünkü o sırf benim icindir, ben de onu (diledigim gibi) mukafaatlandıracagım. Kulum benim icin sehvetini, yiyecegini terketti.”
18 Tem 2012
HOŞ GELDİN YA ŞEHR-İ RAMAZAN
Bismillahirrahmânirrahîm
“(O sayılı günler), insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın kendisinde indirildiği Ramazan ayıdır. Öyle ise içinizden kim bu aya ulaşırsa onu oruçla geçirsin. Kim de hasta veya yolcu olursa tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutsun. Allah size kolaylık diler, zorluk dilemez. Bu da sayıyı tamamlamanız ve hidayete ulaştırmasına karşılık Allah’ı yüceltmeniz ve şükretmeniz içindir.” ( Bakara, 185)
16 Tem 2012
Şeyh Tâceddin Sultan
Şeyh Tâceddin Sultan
Onyedinci yüzyılda Bursa'da Üftade ve Aziz Mahmud Hüdaî Dergahlarında yetişerek Ankara'ya gelen ve burada Celvetî tarikatı müridleriyle ilgilenen, Taceddinoğulları'ndan Taceddinzade Şeyh Taceddin Mustafa Sultan, pek çok kerametiyle müştehirdi.
Misâl… Dr. Müjgan Cunbur ile Yrd. Doç. Dr. Fatma Ahsen Turan'ın Altındağ Belediyesi tarafından yayınlanan “Altındağ'ın Manevî Coğrafyası” isimli kitabında, anlattıklarına göre, devrin padişahı, Şeyh Taceddin'in yanına getirilmesini emretmiş, dergâha giden askerler, şeyhle beraber su ibriklerinin de ibadet ettiğini görünce Şeyh Taceddin Sultan'ı götürmekten vazgeçmişlerdi.
Taceddin Dergâhı, İstiklal Marşı'nın yazıldığı mekandır. Mehmet Akif Ersoy, Milli Mücadeleye katılmak için Ankara'ya geldiğinde ev bulmanın çok zor olduğundan dolayı Dergâhın şeyhi tarafından ikâmet etmesi için Mehmed Akif e tahsis edilmişti.
TACİ Divanı
Ey cümleye Ma'bud olan,derdime derman sendedir
Aşıklara matlub olan,derdime derman sendedir
Aşktır benim ana giden,aşktır murada ırgören
Olmuş gönüllerdir gören,derdime derman sendedir,
Aşktır tenimde can olan,mesti elest insan olan
Aşıklara iman olan, derdime derman sendedir
Sensin Kerim Sensin Rahim, aşıklara aşkın naim
Vaslın cinan hicrin cahim, derdime derman sendedir,
Taceddinoğlu çaresi çoktan, bezm'i avaresi
Lutfin senin çün çarasi,derdime derman sendedir
Geldik kapuna ya şekur, irham lena ya Rabbena
Sensin Kerim sensin Gafur, irham lena ya Rabbena,
Başım kodum bu meydana, muntazırım ben ihsana
Garikım gerçi isyana, irham lena ya rabbena
Günahım oldu gayetsiz,senin lutfin nihayetsiz
Nice bulam hidayetsiz,irham lena ya rabbena,
Taceddinoğlu dir kaldım, günahım anladım bildim
Yüzüm kara sana geldim, irham lena ya rabbena
ŞEYH TACEDDİN.
Aşıklara matlub olan,derdime derman sendedir
Aşktır benim ana giden,aşktır murada ırgören
Olmuş gönüllerdir gören,derdime derman sendedir,
Aşktır tenimde can olan,mesti elest insan olan
Aşıklara iman olan, derdime derman sendedir
Sensin Kerim Sensin Rahim, aşıklara aşkın naim
Vaslın cinan hicrin cahim, derdime derman sendedir,
Taceddinoğlu çaresi çoktan, bezm'i avaresi
Lutfin senin çün çarasi,derdime derman sendedir
Geldik kapuna ya şekur, irham lena ya Rabbena
Sensin Kerim sensin Gafur, irham lena ya Rabbena,
Başım kodum bu meydana, muntazırım ben ihsana
Garikım gerçi isyana, irham lena ya rabbena
Günahım oldu gayetsiz,senin lutfin nihayetsiz
Nice bulam hidayetsiz,irham lena ya rabbena,
Taceddinoğlu dir kaldım, günahım anladım bildim
Yüzüm kara sana geldim, irham lena ya rabbena
ŞEYH TACEDDİN.
11 Tem 2012
CİMRİLİK
CİMRİLİK
393 - Ebu Saîd el-Hudrî (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "İki haslet vardır ki bir mü'minde asla beraber bulunmazlar: Cimrilik ve kötü ahlâk."
Tirmizî, Bir 41, (1963).H.
394 - Ka'b İbnu İyâz (radıyallahu anh) anlatıyor; "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ı şöyle derken işittim: "Her ümmet için bir fitne vardır, benim ümmetimin fitnesi de maldır."
Tirmizî, Zühd 26, (2337).
395 - İbnu Mes'ud (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) şöyle buyurdular: "Çiftlik edinmeyin, dünyaya bağlanır kalırsınız."
Tirmizî, Zühd 20, (2329).
396 - Abdullah İbnu'ş-Şihhîr (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) Elhâhümü't-tekâsür sûresini okurken yanına geldim. Bana: "İnsanoğlu malım malım der. Halbuki âdemoğlunun yiyip tükettiği, giyip eskittiği ve sağlığında tasadduk edip gönderdiğinden başka kendisinin olan neyi var? (Gerisini ölümle terkeder ve insanlara bırakır."
Müslim, Zühd 3, 4, (2958); Nesâî, Vesâya 1 (6, 238); Tirmizî, Tefsir, Tekâsür, (3351).
397 - Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) şöyle söyledi: "Altına tapanlar mel'undur, gümüşe tapanlar mal'undur."
Tirmizî, Zühd 42, (2376).
398 - İbnu Mes'ud (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bir keresinde, "Hanginiz, vârisinin malını kendi malından daha çok sever?" diye sordu. Cemaat: "Ey Allah'ın Resûlü içimizde, herkes kendi malını vârisinin malından daha çok sever" dediler. Bunun üzerine: "Öyleyse şunu bilin: Kişinin gerçek malı hayatında gönderdiğidir. Geriye koyduğu da vârislerinin malıdır."
Buhârî, Rikak 12; Nesâî, Vesâyâ 1, (6, 237-238).
Ebû Vâil anlatıyor
399 - Ebû Vâil anlatıyor: "Hz. Muâviye (radıyallahu anh) bir gün Ebu Hâşim İbnu Utbe'ye uğradı. Maksadı geçmiş olsun ziyaretinde bulunmaktı, çünkü Ebu Hâşim hastaydı. Yanına varınca ağlar buldu. "Ey dayıcığım niye ağlıyorsun? Dayanamadığın bir ağrı veya dünyaya karşı bir hırs mı seni böyle ağlatıyor?" diye sordu. Ebu Vâil:
-Hayır, asla bu sebeplerle ağlamıyorum. Ne var ki, Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bizden bir söz almıştı, onu tutamadım (bu sebeple ağlıyorum) dedi. Hz. Muâviye:
-Neydi o? diye sordu.
-Ben, dedi, Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ı şöyle söylerken dinlemiştim: "Sizden birine, dünyalık olarak bir hizmetçi ve Allah yolunda cihadda kullanacağı bir binek edinecek kadar mal toplaması yeterlidir." Halbuki bugün ben kendimi bundan daha çok mal toplamış görüyorum.
Tirmizî, Zühd 19, (2328); Nesâî, Zînet 119, (8, 218-219); İbnu Mâce, Zühd 1, (4103).
Rezîn merhum şu ilâvede bulundu: "Ebu Hâşim rahmet-i Rahmân'a kavuştuğu zaman, geride bıraktığı serveti hesapladı, hepsi otuz dirhem kadardı." (Bu ziyadenin kaynağı bulunamamıştır.)
Az olanı vermekten utanma ,
Çünkü vermemek ondan daha azdır.
4 Tem 2012
Berat Kandilin Mübarek Olsun .
"BERAT" KÖTÜLÜKTEN UZAK KALMAYI ÖĞRETİR
Berat Kandili, arzularımızın, tutkularımızın, heva ve heveslerimizin, bencilliklerimizin egemenliğinden, nefsimizin esaretinden kurtularak gerçek özgürlük beratımıza nasıl kavuşacağımızı öğretir. Nefis ve şeytanın hile ve tuzaklarına karşı her zaman yüksek bir teyakkuzda olma bilincini diri tutar. Bu kandil, beratımızı almamızın ancak,
hayat rehberimiz olan Kur’an-ı Kerim’i anlamakla, yaşamakla, Sevgili Peygamberimiz (sav)’in bizlere miras bırakmış olduğu sünnetini ve evrensel ahlaki erdemleri
hayatımıza yansıtmakla mümkün olacağını öğretir.”
1 Tem 2012
Çanakkale hikayeleri
"SAĞ KOLUMU KAYBETTİM AMA SOL KOLUM VAR"
Seddülbahir ve Conkbayır'ın büyük kahramanlarından biride Bombacı Mehmet Çavuş 'tu. Bu kahraman Anadolu çocuğu ,İngilizlerin siperlerimize fırlattığı el bombalarını korkusuzca hemen yakalar,karşı tarafa fırlatır ve zararını kendilerine dokundururdu. İngilizler bunu anlamış olacaklar ki bombaları bir kaç sayı saydıktan sonra fırlatarak Mehmet Çavuş 'un iadesini önlemeye çalışmışlardı. İşte böyle bir bomba Mehmet Çavuş 'un elinde patlayarak sağ elinin bileğinden kopmasına sebep olmuştu. Bu yiğit delikanlı vazife şuuruyla hastahaneden tabur kumandanına yazdığı mektupta şöyle diyordu:"Sağ kolumu kaybettim, zarar yok,sol kolum var. Onunla da pekala iş görebilirim. Beni müteessir eden ve yüne kıtama iltihak edip düşmanla çarpışmama mani olan şey yaramın henüz kapanmamış olmasıdır.Hastahaneden kurtularak halen harbe iştirak edemediğim için beni mazur görünüz ,affedeniz muhterem kumandanım.."
“ BENİM GÖZLERİM GÖRECEĞİNİ GÖRDÜ”.
O gün Boğaz tabyaları arasında en çok iş gören ve en çok hasara uğrayan Rumeli Mecidiyesi Bataryası oldu. Sabahtan beri muharebenin en şiddetli anlarında dahi iki sahil arasında gidip gelmekten çekinmemiş olan Müstahkem Mevki Komutanı Cevat Paşa, tabyanın feci durumunu haber aldığı zaman yine motora atlayıp Çimenlik İskelesi’nden karşı sahile hareket etti. Cephaneliği berhava olan tabyanın durumu hazindi. İstihkam yıkıntıları arasında dolaşmakta olduğu sırada bir ağacın altına uzanmış olan bir askerin hali dikkatini çekti ve yanına gidip“ Ne var evlat ?” diye sordu.Nefer hemen yerinden fırlayıp esas duruş vaziyeti aldı. Çünkü sesi tanımıştı. Ama gözleri başka tarafa bakıyordu.“ Gözlerine bir şey mi oldu oğlum?”O zaman nefer tok sesiyle “ Üzülmeyin efendim” diye cevap verdi. “ benim gözlerim göreceğini gördü” ( Evet düşman gemilerine tam isabet kaydedilmiş ve “Ocean” destroyeri hareket edemez hale getirilmişti.)Cevat Paşa sessiz sessiz ağlıyordu.
Hasan Mutlucan : Pilevne Marşı (Tuna nehri)
GERİYE DÖNMEYİ HİÇ DÜŞÜNMEDİLER !!!... SİZ EVET SİZ !!... ONLARI HİÇ ANDINIZ MI ?? ZİYARET ETTİNİZ Mİ ???
15 Haz 2012
Bu terazi, bu kadar sıkleti çekmez
BU TERAZİ BU KADAR SİKLETİ ÇEKMEZ.!
‘Kıl san’at-ı Üstâd-ı tahayyürle temâşâ
Dem urma eger ârif isen çûn u çerâdan’
(Eğer ârif isen ‘nasıl’ ve ‘niçin’ lerden bahsetme (bunlarla uğraşma); Üstâd’ın sanatını hayretle seyret.)
"İdrâk-i maâlî bu küçük akla gerekmez,
zira bu terazi bu kadar sıkleti çekmez.”
Dem urma eger ârif isen çûn u çerâdan’
(Eğer ârif isen ‘nasıl’ ve ‘niçin’ lerden bahsetme (bunlarla uğraşma); Üstâd’ın sanatını hayretle seyret.)
"İdrâk-i maâlî bu küçük akla gerekmez,
zira bu terazi bu kadar sıkleti çekmez.”
Ziya paşa
CUMANIZ MÜBAREK OLSUN
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)